Kelime oyunu bu hafta sevgili MinikMini'nin kelimeleriyle devam ediyor :) Hikaye uydurmayı sevdiğim için ben de her hafta derslerin arasında yazmaya çalışıyorum umarım keyif alarak okuyorsunuzdur :)
Bu haftanın kelimeleri: Melek Tütsü Ritüel Yazar Gül
Kar Uykusu
Yazar elleri hala klavyenin üzerinde olduğu halde bir süre öylece bekledi. "Bir şeyler eksik." diye düşündü. "Ya da bir şeyler fazla... Kelimeler yine kendi hükümlerini verdi ve istedikleri gibi dizildi." Ne zaman bir şeyler yazsa bu kendinden bağımsız gerçekleşirdi. Sanki bir melek veya bir hayalet kendi istediklerini onun aracılığıyla yazıya geçiriyor gibiydi. Masanın üzerinde duran tütsünün bu işle bir alakası olduğundan emindi. Bir şeyler yazmaya başlamadan önce bu melek figürlü tablada bir tütsü yakar, loş ışık veren bir mumu alevlendirir ve tarçın çayı içerdi. Bu bir çeşit ritüele dönüşmüştü onun için. Fakat bu kez onu yazmak için kullanan melek bile sihrinden bir şeyler kaybetmiş gibiydi. "Bir şeyler eksik..." diye düşündü tekrar. Midesinde belli belirsiz bir ağrı başının arkasında hafif bir zonklama başlamıştı.
Sonra biraz ara vermenin iyi olacağını düşünerek masanın başından kalktı. Pencerede içerinin sıcağına tezat soğuk bir hava toplaşmıştı. Yüzüne çalan soğuk ferahlatıcıydı. Masanın hemen arkasında perdesiz cumbanın kenarına oturdu. Tarçın çayını da eline almıştı. Dışarıda her şey bembeyazdı. Dün geceden şehrin üzerine bir düş gibi inmeye başlamış olan kar hala usul usul süzülüyordu boşlukta. Bahçedeki güller her şeyin içinde romantik bir hikayeye ait gibi görünüyordu. "Bir şeyler eksik ama bu çirkin binalar kesinlikle fazlalık." diye geçirdi içinden. Neyse ki bir parça ufku ve yukarıdaki gökyüzünü hiçbir şey kapatmamıştı. Böylece dışarıyı izlerken bahçede daha önce görmediği bir şeyi fark etti. Tepeden aşağı tek bir kumaşla örtünmüş olan ve rüzgarda salınırken bir deniz dalgasına benzeyen bu kumaşın kırışıklığı altında zarif yüzü ve tüm vücut hatlarıyla belirginleşen gri taştan yontulmuş bir çeşit rahibe veya melek heykeli havaya kaldırdığı sağ elinde bir güneşi, yana ve hafifçe aşağı doğru uzattığı elindeyse bir hilali tutuyordu. Üzerindeki kumaş bir giysiden ziyade bedeninin rüzgara karışıp ondan geride kalan uzantıları gibiydi. Sanki bir fotoğraftaki düşük isodan ve uzun pozlamadan kaynaklanan hayalet etkisiyle poz veren bir dansçıya benziyordu. Belki de zamana sıkışıp kalmış bir melekti. Zamandan bağımsız kalmak için miydi bu çabası ve hareketi, bunu bilemedi. Onu daha önce görmediğinden emindi. Gri ve siyaha çalan renkleriyle bu bembeyaz ve güllerle dolu bahçede bir melekten ziyade korkunç rüyalardan geride kalan bir hayalete benziyordu.
Birdenbire ürperdi. Dışarıdaki kar şimdi onun içinde yağıyor gibiydi. Başı dönmeye başladığında ayağa kalkmakla hata etti. Elindeki fincan dramatik bir sinema tekniğindeki gibi ağır ağır elinden düşerken içindeki sıvı her yana saçıldı. Tarçın çayı damlaları havada süzülürken odadaki her şeyin görüntüsünü birer mercek gibi yansıttı. Yere çarpıp birkaç kez seken fincanın sesi sanki suyun altındaymış gibi boğuk geliyordu. Başını fincanla hemen hemen aynı saniyelerde parkeye çarptı. Ama fincan gibi zıplayacak değildi öylece düştüğü gibi kaldı. Odanın köşesindeki karanlık hareketlilikle aynı anda parkenin içinden beynine kadar titreşimler yaratan ayak seslerini işitti. Sonra her şey kadife bir karanlığın içerisinde gizlendi. Tatlı bir uykunun kollarına teslim etti zihnini...
Son :)
Öykünün başında kullandığım dizeler eski iki şiirimden toplama onları da okumak isterseniz şuraya ve de şuraya tıklayabilirsiniz :)
Ooo... biri yazara bir şey mi yaptı yoksa...
YanıtlaSilYoksa yoksa...
Oooo...
Nolamaz..
Tamam kestim. :))
Ama tam yerinde kesmişsin olmaz ki.
:)
Uyuşuk Hayalperest :D
SilAslında sonunu düşünmeden yazmaya başladım kendiliğinden böyle bitti :D
Bittiğinde de tam da böyle bir tepki almayı düşledim hahah :D
Sanırım birisi yazarı zehirlemiş olabilir tarçın çayıyla :D Veya ona yazılar yazdıran hayaleti sonunda ortaya çıkmaya karar verdi ya da belki de sadece tansiyonu düşmüş olabilir :D
vay vay vaayyy efsane olmuuşşşş
YanıtlaSilBeauty&Life, yaaa çok teşekkür ederiim mutlu olduuum :)
Sil'Dışarıdaki kar şimdi onun içinde yağıyor gibiydi.' Bu cümleye kalbimi bıraktım. :)
YanıtlaSilEsTen, benden de sana bir sürü kalp kalp kaalp :) <3 <3 <3
SilAnlatımıınn çok güzeeell... Az daha uzun olaydı keşke, doyamadım okumayaa=)
YanıtlaSilKedi Mırıltısı, ama ama çok mutlu oldum ki böyle düşünmenee çok teşekkür ederiiim :)
SilGerek kurgusu gerek betimlemeleriyle oldukça güzel bir öykü çıkmış ortaya. ''Yazarlık mayası'' olmayanların yazamayacağı türden. Kalemine sağlık:)
YanıtlaSilZeugma, yaa böyle düşünmene çok sevindim çok mutlu oldum teşekkür ederiiim :)
Silo dökülen çayın havada ağır çekim olarak hareket etmesi gözümün önüne geldi bir anda.... Ay her yer battı yaaa hahahah :)
YanıtlaSilSokaktaki Asosyal, ahahah kimsenin etrafın batmasına dikkat edeceğini düşünmemiştim çok güldüm yaa :D teşekkür ederiim hikayeleri yazarken sinematik düşünmeyi filmmiş gibi hayal etmeyi seviyorum ve o şekilde yazmaya çalışıyorum böyle detaylar hoşuma gidiyor :D
SilÇok güzel olmuş. Ama umarım yazara birşey olmamıştır diye içimden geçirdim. Bu arada tarçın çayını çok severim.:)
YanıtlaSilEbemkuşağı, ben de tarçın çayını çok severiim :) belki sadece tansiyonu düşmüştür ben de bilmiyoruum :D
SilHeykelin hilal tuttuğu elini yukarı kaldırıp yazara uzatmasını bekledi bir an. :) Kalemine sağlık.
YanıtlaSilOkurix, hahah önceki hikayedeydi hareket eden heykel :D bunu da öyle düşündüm başta ama aynı olmasın dedim fakat sonda gelen ayak sesleri o olmasın sakıın aklıma şimdi geldi valla sayende :D
SilKalemine sağlık:)))
YanıtlaSilAdadenizi, teşekkür ederiim :))
SilO kadar güzel yazmışsın ki... Okurken olay örgüsü akıp gidiyor, ellerine sağlık. Yazmış olduğun şiir dizelerini de çok beğendim. ^-^
YanıtlaSilBirpembesever, beğenmene çok sevindim kii çok çok teşekkür ederiim :) <3
SilKelimeleri bir araya getirişin, betimlemelerin.. O kadar şahane ki.. Yazdıklarını okumayı çok seven biri olarak keşke bitmeseydi de biraz daha okusaydım dedim. İyi ki yazıyorsun. Hep de yaz lütfen :) Kalemine sağlık :)
YanıtlaSilAkelaaa :) o kadar mutlu oldum ki böyle düşünmene ve beğenmene.. çok çok teşekkür ederim yüreğine sağlııık <3
SilBöyle naif anlatmak nedir emeğine sağlık :)
YanıtlaSilMavinindenizi, ayy teşekkür ederim kii :D
SilYazarın kendi cümlelerini kendi metinlerinde alıntı olarak kullanması çok keyifli. Ara ara ben de yapıyorum bunu. Denemeyenlere tavsiyedir.
YanıtlaSilHikayeniz de çok güzeldi bu arada. Kaleminize sağlık. 🙂
Bir Edip, Ben de seviyorum o şekilde kullanmayı teşekkür ederim sevindim beğenmenize :)
Silneden bayıldı ki yazar nolduuuuu :)
YanıtlaSildeepsii :) bilmiyorum kii ben de merak ettiim belki hayalet gelmiştiir :D
Sil