31 Temmuz 2013 Çarşamba

Kang Seung Yoon


  YG Entertainment'in Lee Hi'den sonra yeni sanatçısı Kang Seung Yoon.. Tarzını sevdim sanırım, yeniliklerin peşini bırakma YG fighting!



S.

30 Temmuz 2013 Salı

Gidiyorum işte...


Çanlar çalıyor gözlerim kapalı.
Ciğerlerimde tuzlu bir deniz dalgası.
Taş sokaklarda ağır ve düzensiz ayak seslerim.
Adımlarım karışık, gidiyorum..
Siz, pejmürde görünüşlü Bayım,
Evet siz..
Zamana esir olmak nedir bilir misiniz?
Beyhude bir çırpınışla,
Saniyeleri kavanozlara kapattınız mı hiç?
Asla durmadılar, durmazlar,
Bilemezsiniz..
Tutamıyorum kum tanelerini,
Saatin narin camı çatladı bir kere,
Engel olamıyorum parçalanıp dökülmesine.
Bir yaşam daha akıp gidiyor işte böyle.
Çanlar çalıyor bakışlarım karanlık.
Adımlarım duruyor sebepsiz,
Yığılıyor bedenim olduğu yere,
Serin bir yağmur düşüyor üzerime.
Katilim kim, söyler misiniz?
Sessizlik bir şiir olup çöküyor üzerime.
Tutamıyorum zamanı.
Gidiyorum işte..

~Sessizgemi~

26 Temmuz 2013 Cuma

Ben Kimim ve Güzeller Güzeli


  Sıcak havada mim yazısı yazmak pek de eğlenceli olmuyormuş be kavanoz :) Buralarda yine yangın çıktı onun sıcağından insanlar hastanelik oldu, biraz önce yine su taşıyan bir helikopter geçti durum ciddi. Hatta şuan aldığım habere göre eve yakın bir yerde yapay şelalede çıkmış yangın. Bir haftadır Antalya'da her yerde büyük küçük yangın çıkıyor bu ne talihsizlik böyle. Yangın yüzünden hava tutuşacak gibi neredeyse.. Öyle işte bu hafta bir türlü sönmeyen sönse de tekrar çıkan yangınlar yüzünden pcye dokunmak bile istemiyor insan ama blogdan daha fazla ayrı kalamadım azmettim yazılacak bu mimler. Aslında iki mimi de ya da benzerlerini daha önce yazdım sanırım pek emin değilim fakat maksat bir şeyle uğraşmak. İlk mim Alielle ve Suzy'den ikincisi de Şeyma çingudan, nomu nomu kamsahamnida çingulaar ^^

  Ben kimim?

  İnsan böyle bir soruyu nasıl cevaplar hiç bilmiyorum. Üç dakika geçti hala bir cevap bulamadım iyi mi :D Tahmin edileceği üzere sessiz biriyim pek konuşkan değilim normalde ama bir iki arkadaşım var ki onlarla bir sohbete başladığımızda saatlerce sıkılmadan hem dinlerim hem konuşurum öyle işte. Bloga yazmak başka ama burada sessizliğimi bozuyorum bazen saçmalıyorum ama o da güzel :) Çok fazla düşünürüm bu büyük bir sorun, zihnim boş kalınca rahatsız hissederim bu yüzden her dakika bir şeyle uğraşırım, yapacak bir şey bulamıyor muyum o zaman kurgu üretirim hayal kurarım ama illa bir şeyle meşgul olurum. Alielle aynalardan bahsedince aklıma geldi de geceleri aynalardan korkarım ben bakamam karanlıkta bir aynaya. Hatta odamda tam dört büyük iki de minik ayna olduğu için gece başımı kaldırıp etrafıma bakamam, kız kardeş tam aksim olduğu için atamıyorum aynaları odadan :/ Doğayı yeşili severim betonlardan ve tozdan nefret ederim. Burcumun elementi ateş ama toprağa daha yakınım ben. Aynı zamanda burcuma inat yakut yerine zümrüt, safir severim ters insanım :) Yine Alielle gibi ben de herkesin yaptığı bir şeyi yapmaktan hoşlanmam kendime farklı bir yol belirlerim. Hatta birisi sırf farklı bir yolu seçtim diye başarısız olacağımı düşünüp eleştirip o şeyi yapamayacağımı vazgeçmemi söylerse inat ederim o şeyi yapıp başarılı olurum. Bu kadar yeter sanırım :)

  Blogunun adı nereden geliyor?

  Aslında tesadüfi olarak buldum bu ismi. Çok düşünmüştüm ne isim versem bloga diye sonra bir şekilde bu ismi buldum birkaç kişiye danıştım nasıl duruyor isim diye onlar da çok beğenince böyle oldu işte. Her geçen gün farklı bir anlam yüklüyorum bu isme. Mesela şişede duran gemileri çok severim ben. Hem blogun ismi hem benim ismim tesadüf olarak uyumlu olmuş :) Bir de Einstein'ın beyni meselesi var biraz ürkütücü ama ilginç. Bir de İki Beyinli Adam filmi var, tavsiye üzerine yakında izleyeceğim :)

  Blogu açmaya nasıl karar verdin?

  Blogu açmadan önce Mahzen'i yazıyordum ve bölüm bölüm bir yerde yayınlanıyordu. Ama daha çok acemiydim düzenli yazamıyordum bölümler gecikince haberim olmadan sayfadan tüm hikayeyi kaldırmışlar ben de çok sinirlendim ve bir daha o sayfaya uğramadım. Sonra ilk başta hikayemin yayınlanmasıyla ilgilenen adminin de sayfadan çoktan ayrılmış olduğunu fark ettim. Daha sonra onun bir blogu olduğunu ve kendi yazılarını orada rahatça yazdığını anladım. Cidden çok güzel bir blogu var. Hikayem konusunda daha önce iyi eleştiride bulunmuştu bundan cesaret alıp blog nasıl açılır bir yazı nasıl yazılır, yazıya resim nasıl eklenir, başka bloglar nasıl takibe alınır çokça başını ağrıtarak ona sorup durdum o da hiç sıkılmadan yanıtladı. Blogu açma hikayem bu, sebebi ise bana ait olan bir yerde rahatça yazabilmek. Çünkü bazen yazmak için var olduğumu düşünüyorum. Eğer onun blogunu fark etmeseydim kavanozdan blog hiç var olmazdı belkide, bu yüzden minnettarım. Bu kadar bahsetmişken link de vermem gerekir sanırım Tık Tık :)

  Neden yaşam blogu?

  Soru şaşırmış herhalde :)

  Kişiliğim?

  hmmm... duygusalım ben.. evet duygusal.. başka... ilk soruda zaten bi ton şey söyledim ama ya :)

  Hoşlandıklarım?

  Film dizi anime izlemek, kitap okumak, müzik dinlemek... ağaçlar.. çakıl taşları. Ben de ben de sevdiğim insanlarla sevdiğim şeyleri yapmaktan hoşlanırım, bir filmi çok seviyorsam onu sevdiğim herkesle tekrar izlemekten keyif alırım. Aklıma başka da bir şey gelmedi ama çok fazla şeyden hoşlanırım ben :)

  Hoşlanmadıklarım?

  Karnıyarık, neden ilk olarak bu geldi aklıma? Çünkü akşam yemekte bu var, aç kaldık iyi mi -_- Yalnız Alielle cevabına bayıldım kopyalasam mı diye düşünüyorum :) Onun dışında sıcak havadan hoşlanmıyorum, ben soğuk memleket insanıyım ne işim var buralarda anlamış değilim, hava hafif soğuk olsun çok değil azıcık soğuk işte benim normal yaşam koşullarım o. Sınırları zorluyoruz burada ooyy oyy :'(

  En çok sevdiğim makyaj malzemem?

  Sorular şekil değiştirdi yalnız :) oje -gerçi oje makyajdan sayılmıyor sanırım- bir de göz kalemi her renk var göz kalemi sıkıntıdan uğraşıp duruyorum. Onun dışında benim de sevip pek kullanmadığım ruj. çok fazla makyajı sevmem, doğal olsun isterim öyle işte..

  Çantamda olmazsa olmazım?

  Bak bu soruyu hatırlıyor gibiyim :) Çantamın içinde küçük çantacıklar var onların içinde de bir sürü şey var ama genel olarak ıslak mendil, kalem falan bir de not defteri, yara bandı yıllardır duruyor bi işe yaramadı daha ama lazım olur dursun, okunacak bir kitap.. başka da gelmedi aklıma şimdi :)

  En son okuduğum kitap?

  Uzun zamandır kitap okuyamadım ama en son İki cami arasında aşk'ı okumuştum ben de.


  Şimdi 2. mime geçelim :)

  Bu mimi pek anlamadım gerçi, Koreli aktörlerin en güzelini seçmemiz gerekiyormuş, nedenini bilmiyorum arkadaşım niye en yakışıklısı değil de en güzeli sormak lazım mimi başlatan kişiye :) Aslında Koreli aktörlerin de çoğunluğu yakışıklılıktan çok şirin tatlı ya da cidden güzel oluyorlar doğruya doğru :) Şimdi Karizma deseydi seçeceğim kişi Choi Seung Hyun namı diyar Bigbang'den tiovpi olurdu :)


Ama mim için ben de Şeyma çingu gibi Ft.Island'ın tatlı sesli ana vokalisti Lee Hong Gi'yi seçiyorum :)

Jeremyyy!

İşte böylee :) Bu arada mimi doğru yaptım mı çingu emin değilim :)

Kime göndersem bilemedim şuan, isteyen herkes yapabilir ikisini de (:

Şuan dinlediğim müziği de ekleyeyim Linkin Park çok severim siz de dinleyin ^^


S.

3 Temmuz 2013 Çarşamba

Bazı Günlerin Bir Rengi Vardır ~ Mavi



  Rüzgarı selamlamak için geniş kenarlı hasır şapkasını çıkarıp kumların üzerine bıraktı. Yanında getirdiği müzik çalar ve okuduğu roman da bir kenara bırakılmıştı. Elindeki küçük çakıl taşını sıkıca tutmuş denizin köpüren dalgalarını izliyordu. Güneş uzaklardaki bir bulutun ardına saklanmış gökyüzü tatlı bir maviye bürünmüştü. Ciğerlerine dolan tuzlu tadı seviyordu. Bir an farklı bir dünyada olduğunu düşündü. Gerçekte olduğu kişiden çok farklı birisi olduğunu ve bu dünyayla pek bir alakası olmadığını. Yalnızca izlediği şu manzaranın bir parçası olma fikri bile güzeldi. Belki denizin laciverti, belki göğün mavisiydi. Belki de altın renkli kum taneleriydi o an için.

  Çevresine baktı, ondan başka kimse yoktu. Dalgaların ve rüzgarın uğultusundan başka bir şey de duyulmuyordu. Huzuru tüm ruhuyla hissetti. Gözlerini kapattığında dünyanın dönüşünü algılayabildiğini sandı, sürekli denizi izlemek başını döndürmüştü. Tekrar gözlerini açıp bakışlarını ufka odaklarken sesi uzaklara kadar duyulsun diye ellerini yanaklarına dayadı ve haykırdı "Heey!" bir martının suya dalıp çıkmasını izlerken devam etti "Görüşmeyeli hiç değişmemişsin..."



  Not: Bunu neden yazdığım hakkında en ufak fikrim yok :) Birden rüzgar esti tatlı tatlı bir de baktım yazıyorum :D

S..

1 Temmuz 2013 Pazartesi

Kavanozdan Blog Hepinizi Seviyooor :)


  Bu yazıyı nasıl yazsam ki diye çok düşündüm. Bazı olaylar nedeniyle insan tek bir cümle bile yazmak istemiyor bazen. Ama bunu kavanozdan blogun biricik izleyicileri için yazmam gerektiğine karar verdim. Bu yazı sizin için..

  Biliyorsunuz BBM BlogStar seçmeleri vardı. Uzun bir süre önce sonuçlar açıklandı ve çok şaşırdım. Hiç ama hiç beklemiyordum böyle bir şey olmasını. Hatta mail atıp sonucun doğru olup olmadığını sordum belki başka bir kavanozdaki beyin vardır dedim :) Ama doğruymuş, kavanozdan blog BlogStar seçilmiş ^^

  Kendi halinde kafasına ne eserse onu yazan, belli bir alanı olmayan biri olarak okuyucularım tarafından aday gösterilmek bile beni inanılmaz mutlu etmişti. Ben biraz fazla duygusal biriyim sanırım, kavanozdan blogun sevilerek okunduğunu bilmek harika bir şey..

  Bu blog benim ağaç evim gibi. Bunun anlamını açıklamam biraz zor gerçi. Burada paylaştığım her şeyde gizli gizli biraz ben, biraz karmaşık düşüncelerim var. Hüzünlerim, mutluluklarım, dileklerim, umutlarım, yaşama değen hislerim.. hepsini tüm içtenliğimle paylaşıyorum bu yerde..

  Kavanozdan blogu aday gösteren, oy veren, severek okuyan, hep yanımda olan ve böyle güzel bir etkinlikte emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum, sizleri çok seviyorum..

  Bu arada geçtiğimiz cuma günü rüzgarlı bir öğleden sonrası saatinde kapı çaldı birden. BBM'den posta gelmiş :) Hediyelerimi benim değil onların seçmesini istemiştim, bence böylesi daha anlamlı ve değerli.



  Kitapların hepsi yazarları tarafından imzalanmış, bunlar benim ilk imzalı kitaplarım olacaklar çok kıymetliler :))

  Bi de bi de bana ne olduğunu söylemiyorlar ama BBM'nin gizli planları varmış, ağustosa doğru öğrenecekmişim. Heyecanlandım ve merak ediyorum ne olduğunu :)

  Bu arada daha önce bir yarışmadan bahsetmiştim öykü ve şiir yarışması. Olmadı o :) Hikayenin seçileceğini düşünmüyordum zaten ama şiirden ümidim vardı en azından dereceye girer diyordum. Başka zamana inşallah :)

  Bir dee yakın bir zamanda sürpriz bi haber verebilirim ama şimdi bir şey söylemiyorum :)

  Kavanozdan blog'dan hepinize kocamaann sevgiler ^.^