Sayfalar

7 Ağustos 2021 Cumartesi

Blogları Canlandırma Projesi - Temmuz

Herkese BCP Temmuz takviminden selamlar olsun benim yüreği yangın yeri dostlarım. Ne zaman Temmuz Ağustos aylarına gelsek hep roma portresi dersi geliyor aklıma. İlgimi çekmeyen isimleri ve yüzleri daima unutan bir insanım. Sadece önem verdiğim şeyleri hatırlarım o yüzden roma yontusu ve roma portresi başımın belasıydı. Roma imparatorları yetmiyor gibi eşleri, çocukları ve komutanları da yetmemiş ayrıca halkın asilzadelerden esinlendiği portrelere de hızlı bir dalış gerçekleştirmiştik. Şimdilerde yüksek lisans sınavına hazırlanırken bu derse çalışmam gerektiği düşüncesi bile karnımı ağrıtıyor. Neyse ne diyordum.. Temmuz.. Yani Eski Türkçede Tammuz çok sıcak anlamına geliyor ayrıca Babil ve Asurlarda Tammuz adında bir tanrı vardır Sümerlerde de Dummuz çobanlık tanrısı olarak geçer. Latincede ise bu ayın adı Julius yani "Julius Caesar'ın ayı" anlamına geliyor. Ayrıca Roma'da takvim Mart ayında başladığı için 5. ay oluyordu. Roma'nın ilk İmparatoru olan Gaius Julius Caesar Octavianus yani Caesar Augustus onuruna Ağustos adı verilen ay da 6. ay oluyordu.

Bu kısa etimolojik girişten sonra gelelim bu ayın temasına ve benim seçtiğim film ve dizilere :) Bu ayın teması Hindistan'dı. Ben de iki dizi, iki film izledim ve yorumladım umarım seversiniz.

Super 30

2019 / Hindistan

Tür: Biyografı, Dram

Yönetmen ve Senarist: Vikas Bahl

154dk

Anand Kumar matematiğe yeteneği olan bir öğrencidir. Sevdiği kızla buluştuğunda bile aklından sorular çözmeye devam eden, kütüphanelerden çıkmayan bir öğrencidir. Hatta üniversitelilere açık olan ama kendisinin girmesinin yasak olduğu kütüphaneye bile girmeye çalışır. Bir gün yine oradan kovulurken çalışanlardan biri ona bu yeteneğini geliştirmek için Cambridge Üniversitesin'e başvurmasını söyler ve bunu yaptığında kabul edilir. Fakat yola çıkacak kadar bile maddi gücü yoktur. Daha önce ona kazandığı bir yarışma sonucunda eğitimi konusunda destek olacağını söyleyen varlıklı bir adamı ziyaret eder. Fakat adamın sadece "namım yürüsün adım duyulsun" düşüncesiyle zor durumdaki pek çok insana sözler verip yarı yolda bıraktığı gerçeğiyle yüzleşir. Maddi güç bulamadığı için okula gidemediği gibi bir gün rahatsızlanan babasını da imkansızlıktan hastaneye yetiştiremeyip kaybeder. Uzun bir süre depresyonda kalır. Bir süre sonra onun yeteneğinin farkında olan bir iş adamı tarafından iş teklifi alır. Bu sayede öğretmenliğe ilk adımını atar ve yavaş yavaş halk ve medya tarafından tanınmaya başlar.

Öğretmenliğe adım attığı bu yıllarda başta artık para kazanmanın ve rahat yaşamanın mutluluğuna kapılır ve başka bir şey düşünmez. Fakat zaman içinde yozlaşmış eğitim sisteminin durumunu tekrar hatırlar, eğitimcilerin işi ticarete dökmüş olduğu gerçeğiyle tekrar yüzleşir ve fakir öğrencilerin durumunu yeniden hatırlar. Hayatını etkileyecek bir karar alır ve bundan sonra fakir öğrencilere hiçbir ücret almadan ders vermeye başlar. Onlar için kendi birikimi ve kendi elleriyle bir sınıf inşa eder. Çok uzak yerlerden bile adını duyan maddi yetersizlikler ve aile baskısı altında olan çocuklar kaçıp ona gelir. 30 zeka küpü öğrenci Hint Teknolojileri Enstitüsüne girmek için sınava hazırlanacaktır. Anand çocuklara eğitim verdiği gibi kalacak yer de sağlar ve yemekleri de annesi yapar. Böylece zor ama umut dolu bir yolculuk başlar. Elbette kıskananlar da vardır.

En iyi öğretmenini kaybeden müdür velilerin baskısıyla çeşitli planlar kurarak Anand'a savaş açar. Durum öyle kötüleşir ki adamı öldürmeyi bile düşünürler. İşte bu sahnelerde ağladığımı itiraf etmeliyim. Kendi çıkarları uğruna insanların ne kadar kötüleşebildiğini gözler önüne seren bir film. Zengin çocuklarla farklı şartlarda aynı sınava girip aynı okula gitme stresi yokluğun dibindeki bu 30 genci duygusal olarak yıpratırken öğretmenlerinin onlar için verdiği mücadele de her birine devam edecek gücü veren tek şeydi. Sayısız tehditler, düzenbazlıklar, suikastler arasında bu çocuklar sadece ders çalışmak istiyordu. Peki ne mi oldu? İzleyin derim :)

İşte bu sadece matematik dehası Anand'ın hikayesi değil. Toplumun zengin fakir arasındaki uçurumunu ve yaşadığı trajik zorluklarla adaletsizliği gözler önüne seren bir film. Ayrıca Anand Kumar için Discovery Channel'da çekilmiş bir belgesel de varmış. Kurduğu "Super 30" programı Her yıl 30 öğrenci seçip yetiştirmeye devam etmiş..

Sonsuzluk Teorisi

2015 / İngiltere

Tür: Biyografi, Dram

Yönetmen ve Senarist: Matt Brown

108dk

Matematiğe doğuştan gelen bir yeteneği olan ve daha önce hiç öğrenmediği formülleri bile doğal düşünce ürünleri halinde çözerek herkesi şok içinde bırakan Srinivasa Aiyangar Ramanujan, çalışmalarını Cambridge Üniversitesi'ne gönderir. Tek istediği bulduğu formülleri kayıt altına aldırmak ve ölse bile yok olmamasını sağlamaktır. Okula kabul edilmesinin ardından sömürge altındaki ülkesinden ayrılıp İngiltere'ye gider ve o dönemin şartları altında bir de yabancı düşmanlığıyla baş etmek zorunda kalır. Onu okula davet eden akademisyen Godfrey Hardy sert ve disiplinli olmasına rağmen içten içe Ramanujan'a hayranlık ve sempati beslemekte fakat akademik dile alışık olmayan genci buna hazırlarken de aşırı zorlayıcı bir tutum sergilemektedir. Ona göre bu sert duruşu aslında Ramanujan'ın akademi dünyasına kabulü için gerekli gelişimi göstermesi açısından önemli ve gereklidir.

Elbette Ramanujan iyi bir eğitimden geçmemiş olduğu için akademik yazım konusunda başta çok bocalar. Bulduğu formülleri kanıtlaması gerektiğini ve sebebini başta anlamaz. Bu fikirler bana geliyor işte hepsi aklımdan geliyor kaydedelim bunları diye inatlaşırken profesör de ona buluşlarını ancak kanıtlarsa kabul edileceğini anlatmaya uğraşır. Süreç böyle devam ederken bir de savaş zamanı gelip çatar. Savaş zamanında sanırım okullar kapalı olduğu için Ramanujan bir yandan zaten et tüketmediği için düzgün beslenemediğinden sinsi bir hastalık yakasına yapışır. Okula geri dönebildiğinde profesörden durumunu saklayarak sadece formüllerini kanıtlamaya odaklanır. Gel gelelim bu hastalık gün geçtikçe tesirini artırır ve profesör de sonunda durumu fark eder. Peki durum böyleyken kanıtlaması gereken formüller ve akademik macerası nasıl mı sonuçlandı? İzleyin bakalım :)

Küçük bir alıntı: "Burada (Ramanujan'ın hastaneye kaldırılışı zamanında) efsanevi 1729 hikâyesi yaşanır. Bu numara Hardy'nin kendisini ziyarete gelirken bindiği taksinin numarasıdır ve Ramanujan taksinin numarasına bakıp, 'çok ilginç' demiş. Büyük matematikçi Hardy, Ramanujan'ın neden söz ettiğini anlamamış ve ne demek diye çıkışmış. Aklını rakamlardan başka şeylerle meşgul etmeyen Ramanujan, 1729'un iki farklı biçimde iki sayının küplerinin toplamı olan en küçük sayı olduğu söylemiş: 

1729=12^{3}+1^{3}=10^{3}+9^(3)

Her şeyden sonra Ramanujan ölmeden önce bir eşitliği bulmuş ama ispatlamaya ömrü yetmemiş ve matematikçiler arasında şöyle bir inanç vardır. "Ramanujan söylediyse doğrudur"

1976 yılında hayatının son yılında yazdığı kayıp bir defter bulundu bu defterin keşfi beethovenın 10. senfonisinin keşfiyle kıyaslanmaktadır. 1 asır sonra bu formüller kara deliklerin davranışlarını anlamak için kullanılıyor."

Typewriter

2019 / Hindistan

Tür: Gerilim, Korku

Yönetmen ve Senarist: Sujoy Ghosh

1 Sezon 5 Bölüm (Bölümler ortalama 52 dk)

Goa'da üç çocuk, eski bir villada hayalet aramayı planlar. Villanın geçmişi karanlıktır ve hakkında anlatılanlar ürkütücüdür. Çocukların kendi aralarında kurduğu hayalet avı kulübüne inançları tamdır ve mutlaka bir gün bir hayalet bulup yakalamaları gerektiğine inanmaktadırlar. Ellerinde bir hayaletin nerelerde olabileceğini, nasıl ortaya çıkabileceğini, nasıl yakalanacağını ve yok edileceğini anlatan popüler bir kitap vardır. Yetişkinler bunların hiçbirine inanmaz ve çocuklara da akıllı uslu durmaları için hep kızarlar. Ancak yeni bir ailenin taşınmasıyla, villanın gizemli geçmişi tüyler ürpertici biçimde canlanır. Ve Hayaletlerin ortaya çıkması için en uygun gece de yaklaşmaktadır. Ortaya çıkan hayalet sinsi ve kana susamış bir varlıktır. Peki ama o meşhum gece yaklaşırken onu durdurmayı nasıl başaracaklar veya onu durdurmanın gerçek bir yolu var mıdır?

Dizimiz mini minnacık yeni nesil Hint dizilerinden. Dans yok. Aslında Hint kültürüne dair çok fazla detay da yok. Hatta içinde Hintliler oynuyor olmasa bana baya baya bir Amerikan veya Avrupa korku ve perili ev filmlerini anımsattı diyebilirim. Netflix için yapılınca biraz kendilerinden kopmuşlar sanki. Fakat konusu çok ilginçti. Hatta oturup yazmayı sevdiğim türde bir hikayesi var ve ben olsam ben de sonunu öyle yazardım :) 

Taj Mahal 1989

2020 / Hindistan

Tür: Dram, Romantik, Komedi

1 Sezon 7 Bölüm (Bölümler ortalama 36dk)

Hindistan deyince asla çabucak biten bir dizi veya filme alışık değiliz fakat bu dizi mini minnacık şirin bir dizi. Dizide uzun uzun danslar olmadığını baştan söylemeliyim. Bununla birlikte kültürü ve yaşayışı oldukça iyi ve de eğlenceli aktarmış. Yemekler, sokak yaşantısı, aile yaşantısı, okul, arkadaşlık her şey var bu dizide. Dizi 1989 senesinde geçiyor. Bir üniversitede başta birbirleriyle hiç alakası olmayan birçok profesör, öğrenci ve onların aileleri arasında gelişen olaylar en sonunda hepsini bir araya getiriyor. Bölüm sayısı az olmasına rağmen birçok farklı hikayeyi içinde barındırarak ilerliyor. Uzun uzun bir melodram yerine bu kısacık dizide gerçek Hindistan sokaklarını ve yaşayışını görüyoruz. Tabi aşk olmadan olmaz :)



32 yorum:

  1. Listede ki filmlerden bir tek Sonsuzluk Teorisini izlemiştim.Film güzel ve etkileyiciydi nazarımda.Gittiği yerde maruz kaldıkları, ailesi tarafından yaşamak zorunda kaldıkları üzücüydü.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Vakt-i Dem, Sonsuzluk Teorisi eveet çok etkileyiciydi bence dee

      Sil
  2. Öncelikle sınavında başarılar dilerim. Kolay gelsin. Verdiğin bilgiler de ilginçti. :)
    Filmler çok ilgi çekici görünüyor not alayım. İzlemek isterim. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Duygu, teşekkür ederiim vaktin olduğunda hepsini izle eminim seversin özellikle sonsuzluk teorisi çok etkileyiciydi Tajmahal de romantik hint filmlerine karşın gerçek sokak yaşamını ve aile yapısını gösterdiği için iyi film :)

      Sil
  3. Hepsi birbirinden güzel. Özellikle ilk ikisini çok merak ettim. Yeni Hint dizileri kısaymış gerçekten. Bir ara bakayım ben bunlara. Kalemine sağlık.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Okurix, izlediysen sevmişsindir diye düşünüyorum gerçekten etkileyici yaşam öyküleriydi, çok teşekkür ederim :)

      Sil
  4. ooooo çok güçlü liste olmuş, okumaya gelirim yineee :)

    YanıtlaSil
  5. Giriş paragrafını bayıldım. İki film ilgimi çekti. Typewriter dizisini bu ay için izlemeyi düşünmüştüm ama sonu olmamış yorumlarını okuyunca caymıştım sanıyorum pek de haksız değilmiş yorumlar.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gül Özdemir, teşekkür ederiim :) aslında sonu olmamış değil sadece çok tahmin edilebilirdi klasik korku filmlerini ezberlemiş kişiler için :) Çok mühim bir film değil sıradan yani :)

      Sil
  6. tammuuuz demmuuuz :) sen de mi bürütüs :) vallhi bende değil :) sessiz gemi söylüyorsa doğrudur, 1729 buymuş demekki, hardiiiii de az zeki değil yaniiii :) süper 30 ve ramamjuan ne güzel filmlerdii :) katil daktilo ve taç mahal dee güzeldiiiiii :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. deepsiii :) komikçii :D katil daktiloya vampir de ekleselermiş daha güzel olurmuuş :D

      Sil
  7. Super 30, konusuyla ilgimi çeken bir film oldu. Taj Mahal 1989'u da listeme alıyorum. Teşekkür ederim. :)

    YanıtlaSil
  8. Merhaba bloğumdaki sorunuzu yeni gördüm kusura bakmayın.
    Tercih süreci gerçekten stresli bir süreç. Bu noktada ne istediğinizi bilmek önemli. Eğer öğretmenlik istiyorsanız biliyorsunuzdur sadece eğitim fakültesi çıkışlı olmak gerekiyor. Diğer edebiyat ya da tercümanlık için bir kaç yıldır formasyon verilmiyor, belki özel sektörde çalışabilirsiniz ama kamuda öğretmenlik için şansınız olmaz.
    Evet edebiyat bölümleri öğretmenlikleeden içerik olarak çok daha farklı, burada da ilgi ve alaka devreye giriyor. Malum bazıları kendi geçmiş tarih ve edebiyata bile ilgi duymazken başka bir dilin edebiyatını okuması çok zor ve sıkıcı olabilir. Dediğim gibi kişisel ilgileri, edebiyat mezunu olup bölümünü çok seven arkadaşlarım var. Düzenlemeler değişir yarın öbür gün ne olur bilemeyiz, ben bu sene olduğu kadar bir bölüme gideyim( ki anladığım kadarıyla Edebiyatla tutuyor) derseniz şansınızı deneyebilirsiniz ki dediğim gibi formasyon şimdi verilmez, 2 yıl sonra düzenleme değişir verilir bilemeyiz. Kalbinizin sesini dinleyin İngilizceniz her halükarda gelişir, hazırlık atarsanız zaten yeterli bir İngilizceniz vardır demektir, ama olur da muafiyeti geçemez olursanız da bunu bir kayıp olarak görmeyin. Umarım faydam olmuştur, lütfen başka sorunuz olursa çekinmeyin. Geç oldu ama kusura bakmayın

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Swotpisces, bloğunuza uğramıştım burada biraz gecikmeli oldu yanıtım :) öğretmenliğe karar verdim bu yıl tercihim tutmadı ama seneye daha iyi hazırlanacağım tek bir üniversite tercih ettiğim için biraz daha çalışmam gerekiyor çok teşekkür ederim tekrardan :)

      Sil
  9. Super 30 benim çok sevdiğim filmlerden biridir :) Diğerlerini daha önce izlemedim ama bakacağım mutlaka. Özellikle Typewriter ilgimi çekti baya :) Genelde bu kısa Hint dizileri çok Hint dizisi gibi olmuyor. Yani ben 2 tane izledim ikisi de öyleydi :) Emeğine sağlık güzel bir liste olmuş :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Buffiy, kısa diziler sanırım yeni yeni ortaya çıkmış ben de ilk defa izledim bu kadar kısa bir hint yapımı :) tajmahal yine hint kültürünü yansıtıyordu ama typewriter tamamen başka bir ülkeye aitmiş gibi :)

      Sil
  10. Hepsi de daha önce duymadığım yapımlardı. İlk izleyeceğim super 30 olacak galiba.
    Konuları bir yana ben filmleri anlatma şeklini sevdim sanırım, eline sağlık :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Beş Senede Devrialem, yaa teşekkür ederiim umarım izlediğinde de seversiin ^.^

      Sil
  11. Selam uzun zamandır buralarda yoktum yeni bir blogla geri döndüm sizi takipteyim. Rica etsem sizde destek amaçlı bloguma uğrayıp takip eder misiniz ?

    YanıtlaSil
  12. Bilgilendirici yazınız ve önerileriniz için teşekkür ederimm. Emeğinize sağlık

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Esra Kafkaslı, teşekkür ederim beğenmenize sevindim :)

      Sil
  13. Diziler ilgimi çekti ama ne zaman izlerim işte o bilinmiyor. :D Super 30'u çok merak ettim, aklıma yazayım. :) Emeğine sağlık^^

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Esra Ercan, o kadar çok izleyecek şey var ki ben de yetişemiyorum :D teşekkür ederim ^^

      Sil
  14. İlgi çekici şeyler var. Boş bir anımda geri dönüş yapacağım gibi

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Oh Yoon Joo, hepsi hoş ama sonsuzluk teorisini daha çok sevdim bu listede ben de izlersen seversin diye düşünüyorum :)

      Sil
  15. Hiçbirini izlememişim. Hint dizilerinin evrensel tarza uyduğunu okuyunca sevinmedim değil ama bu dizileri izleyenler onlara has özelliklerinden zevk alıyorlardı. Gene de sevdiğim Hintli oyuncuları danssız, ciddi bir yapımda görmek isterim :) Taj Mahal 1989 hoşuma gitti. İzlemek isterim. Emeğine sağlık🎈

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tefrika, hint yapımlarının havası her zaman bir başka, danslı filmlerini de seviyorum ama ne yalan söyleyeyim çok uzun olmaları bir filmi iki seferde izlememe neden olabiliyor ki dizilerine hiç başlayamadım bile :) bu kısa dizileri de biraz abartıp fazla kısa tutmuşlar yani typewriter hint etkisinden tamamen kopmuş bu kadar da kopuk olmamalı. Tajmahal biraz daha hint havasına uygun sokak ve aile yaşantısını görebiliyoruz normal filmlerine göre sadece dans eksiği var o yüzden çok kopuk değil :)

      Sil
  16. ooooo çok güçlü liste olmuş, okumaya gelirim yineee :)

    YanıtlaSil

Öyle okuyup kaçmak olmaz sevgili okur, fikrini belirt, bir selam et, bir ses ver, çekinme :)

Not: Yorum yaparken lütfen Türkçemizi koruyalım.

^.^