Sayfalar

12 Temmuz 2021 Pazartesi

Kelime Oyunu 32

 


Selamlar herkese bu haftanın kelimeleri sevgili Ayça arkadaşımızdan gelmiş. Hafta bitmeden yetişmek istedim. Sınavıma az bir süre kaldığı için hiçbir şeye yetişemiyorum bu aralar. Umarım seversiniz :) 

  • Enfeksiyon, Park, Korku, Makyaj, Salıncak
Macera Parkı hafta sonunu geçirmek için ideal bir yer diye düşünmek kimin aklına gelmişti hatırlamıyordu. Fakat içlerinden hangisi bu fikri atmış olursa olsun hepsi eşit derecede pişman ve dehşet içindeydi. Gökçe asıldığı yerden düşmemeye çalışarak bir kez daha ayağının ucundan sallanan çantasına ulaşmaya çalıştı. Çanta kordonuyla beraber bileğine dolanıp düşmekten kurtulmuştu. Kendisi de tırmanış halatlarından birine belinden dolanıp uçurumda asılı kalmıştı. Arkadaşlarından biri son anda uçuruma yuvarlanmaktan kurtulduğu için şanslıydı fakat yardım çağırmaya gittiği dört saatten beri ondan da haber yoktu. Diğeri biraz daha yukarılarda bir çıkıntıya düşüp yaralanmış ve bayılmıştı. Kendine geldikten sonraysa elinden ağlamaktan başka bir şey gelmemişti. Çünkü burası dağ keçilerinin bile çıkamayacağı kadar dik ve yüksek bir kanyondu. Akşama kadar geri dönmediklerinde birileri onların kaybolduğunu elbet anlayacaktı. Ama Gökçe asılı durduğu yerde daha ne kadar dayanabileceğini bilemiyor ve az önce kendine gelen Beril'in bacağındaki açık kırığın enfeksiyon kapmasından endişe ediyordu.

Buradan kurtulabilirse bir daha bebekler için olan salıncaklara bile binebileceğini sanmıyordu. Evde depresyonun dibine vurup çikolata yemek varken onu zorla buraya getirdiklerine inanamıyor ve düştükleri tehlike yüzünden aklını kaçırmanın eşiğinde gidip geliyordu. Ağlamaktan makyajı akmış suratı ve gözleri şişmişti. Saçı başı dağılmışken ve rüzgarın etkisiyle tutunduğu ip salınırken koskoca kanyonda garip bir korkuluğa benzediğini düşünüyordu. Hava kararmaya durmuşken garip ve korkunç gece kuşları çevrelerinde dönmeye başladığında bu korkunç halinin onları kaçırmasını umuyordu. Bir atmacanın veya akbabanın akşam yemeği olmak istemiyordu.

Çantaya ulaşmayı yine başaramamıştı. Çünkü bunu denediği her seferinde beline sarılı ip yerinden oynuyordu. Denemeyi bıraktığı sırada çantada çalan cep telefonunun sesi kanyonda yankılandı. Ona ulaşmanın imkanı yoktu. Yine de tek şansları bu olabilirdi. Son bir kez daha denemeliydi. Plates yapmanın verdiği avantajla bacağını neredeyse başına kadar kaldırmayı başardı. Bu sırada bir eliyle gevşemesinden korktuğu halata sıkıca tutunmuştu. Diğer eliyle çantaya uzandı. Fermuarı açıp içindekileri karıştırdı. Tam telefona ulaştığı sırada beline bağlı olan halat emniyet kilidinden kurtuldu. İşte o anda sanki bir an için havada asılı durabildiğini sandı. Sanki bir an için her şey durmuş zaman donmuştu. Hemen sonra düşmeye başladı. Çarpmanın etkisini bir an için hayal ettiğinde kalbi korkudan parçalanacak gibi oldu. Hangisinin daha kötü olduğuna karar vermek zordu. Geride bıraktıklarına mı yoksa gidişine mi üzülmeliydi bilemiyordu. Sonra sonunda yere çarptı. Ahşap zemine kafasını vurmuştu. Üzerindeki örtülerle mücadele ettikten sonra sonunda doğrulup oturmayı başardı. Böyle sıcak bir havada üzerine örtü örtmek gibi bir salaklık yapıp kabus gördüğüne inanamıyordu. Yerde duran telefonuna baktı. Birkaç cevapsız arama vardı. Mesajları açtığında kamp için hazırlıkları nasıl yapacaklarını soran grup sohbetini gördü. Kesinlikle gitmiyoruz diye yazıp telefonu yatağına fırlattı.

Son..

5 yorum:

  1. Sonu rüya ile bitince hayal kırıklığına uğruyorum hep. :)) Macera kısmı iyiydi, güzel anlatmışsın o gerilimi. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Duygu, ya rüya değilse ;) beğenmene sevindim teşekkür ederiim :)

      Sil
  2. ha haaa yani yatakta aksiyon, örtülere dolaşınca macera parkında extreme spor hihi, çok güzeldiiii :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. deepsii, belki de bir zaman kayması yaşayıp hep aynı güne sıkıştııı :D

      Sil
  3. İlkay, yazarken gerçekten eğleniyorum ben de sonunu düşünmeden yazıyorum çoğu zaman :) beğenmene çok sevindim teşekkür ederim :)

    YanıtlaSil

Öyle okuyup kaçmak olmaz sevgili okur, fikrini belirt, bir selam et, bir ses ver, çekinme :)

Not: Yorum yaparken lütfen Türkçemizi koruyalım.

^.^