Sayfalar
▼
3 Temmuz 2018 Salı
Güneş Zamanı
Güneşi hatırlıyorum. Pencerenin önünde öylece durup sessizliği dinlerken güneşin tozlu camdan süzülüşünü ve gün batımının kollarımda bıraktığı sıcaklığı anımsıyorum. Dışarıda çinko kaplı çatıların her birisi de çirkin beton öbeklerinin arasında mücevher gibi parlıyordu. Kuşlar havanın kararacağının bilinciyle oradan oraya telaşlı kanat çırpıyor ve aşağıda evlerine dönmeden önce biraz daha oyun oynamaya çalışan çocukların üzerinden hızla uçup gidiyordu. O anı aklıma kaydetmek istemiştim. Ve işte şimdi birdenbire anımsadım. Sebebi yoktu. Okul koridoru bomboştu. Haftanın son dersi de bitmişti. Güneş batıyordu. Ve zamanın bir an için durup nefes aldığını hissetmiştim. Zaman nefes alıyordu. Varlığını kimsenin bilmediği tuhaf bir yaratık gibi etrafımızda dönüyor, kıpırdıyor ve bizimle beraber nefes alıyordu. Ve ben de güneşin zerreleri şeffaf kırılgan camı aşıp tenime çarpıyor ve etrafa saçılıyorken öylece durup dışarıyı izliyordum. O anı kaydediyordum. Hiçbir şey düşünmeden durduğum ve sadece bir an için dinlenmiş hissettiğim saçma ve küçücük bir andı. Başka bir zamanda başka bir yerde fakat aynı gün batımına denk gelirsem eğer o zamanki ben ve şimdiki ben ile kafamda bir karşılaştırma yaparım diye düşünmüştüm. Hislerim düşüncelerim algılarım aynı olacak mıydı gün batımı aynı olsa bile? Güneşin zerrelerini görebilecek miydim yine tenimden saçılırken? Bunu merak etmiştim. İnsanın aklı bazen farklı çalışmaya başlayabiliyor ve bir çocuğun aklı her zaman mümkün olandan biraz daha tuhaf çalışabilir. Herhalde öyle bir andı. Ve şuanda hiç gün batımı olmaksızın gece yarısını on iki geçe alakasız bir biçimde bunu anımsadım. Üzerinden on iki yıl geçmişken..
S..
Tam okuyup kaçacakken yakalandım sevgili yazar. İstediklerini sırasıyla yerine getireceğim:
YanıtlaSil1- Şimdi yapacağım alıntı üzerine fikrimi belirteceğim. Bunu yaparken tırnak işareti kullanacağım; çünkü Türkçemizi koruma talebini de muhakkak ki yerine getirmeliyim. Dikkatini çekerse bağlaç olan "de" ile biricik dostu "ki"yi ayrı yazdım. Umarım doğrudur. Bu arada şu yorumu eğlenerek ve gülerek yazdığımı ifade etmeliyim. Sevgili yazar, bugün biraz dolaylı yoldan da olsa bir insanı güldürdün. Neyse, az önce sözünü ettiğim alıntıyı yapmanın vaktidir. İki noktamı -evet "iki nokta üst üste" değil- yapıp senin sözcüklerini yorum penceresine taşıyacağım: "İnsanın aklı bazen farklı çalışmaya başlayabiliyor ve bir çocuğun aklı her zaman mümkün olandan biraz daha tuhaf çalışabilir." Sırada benim düşüncelerim var. Ama dikey yönetim uygulamamak adına noktalarımı bu kez üst üste koymadan konuşmama devam edeceğim. Çocukların aklı farklı çalışmıyor aslında, ne de olsa hepimiz önce çocuktuk, sonradan büyüdük ve değiştik. Farklı olan biziz ve bizimki.
2- Selam faslı. Hey! Merhaba! Nasılsın? Sanırım aynı zamanda tanışma faslı.
3- Ses. Seninle paylaştım.
4- Galiba çekinir gibi bir halim yok.
Neşeli sevgilerle, sevgili yazar :)
Mutlu Anlar Koleksiyoncusu, Merhaba ve hoş geldin :)
SilUzun zamandır ilk defa bu kadar detaylı bir yorum aldığım için biraz heyecanlandım doğrusu :)
Dil bilgisi konusunda takıntılı değilimdir aslında hatta arkadaşlar arasında konuşurken oldukça serbest davrandığım oluyor :) Samimiyetten kaynaklı günlük konuşma dili buraya da yansıyabiliyor elbette :) Bununla birlikte evet dilimizi korumalıyız ve doğru kullanmayı bilmemiz gerekli. Yorum kutusuna o küçük mesajı eklemek en çok virgül nokta olmadan yazıldığında oluşan anlam karmaşası ve benzeri şeyleri gidermek içindi. Ve evet bağlaçlar konusunda çoğunlukla yaşadığımız bir sorun var nedense :)
Yorumun için çok teşekkür ederim bu arada :) Dediğin gibi değişen biziz farklı olan o zamanki biz değil şimdiki biz. (Aslında tersten bakarsak şimdiki bize göre de o zamanki biz farklı yani şimdi düşününce bu tuhaf kafam karıştı hahah) Fakat ben farklı olduğunu söylerken aslında senin söylediğinin aksini söylememekle birlikte şunu demek istemiştim. Bir insanın zihninin çalışma mekanizması bazen değişebilir, o anda daha önce hiç fark etmediğin bir şeyi fark edebilirsin, algıların bir anda açılır sanki bir aydınlanma yaşamış gibi olursun. İşte bu durumu çocukken daha fazla yaşadığımızı algılarımızın daha açık ve düşüncelerimizin daha akıcı olduğunu düşünmüştüm. Tabi bu kendi fikrim :) Tam olarak anlatmak istediğimi anlatamamış da olabilirim elbette :) Öyle bir şeyler işte neyse :)
Bu arada iyiyim sen nasılsın?
Güneşli günler ve sevgiler, lütfen yine gel :)
Sevgili yazar, bir kez daha merhaba. Mekanik bir şekilde yorum yazmayı pek tercih etmiyorum. Sana yazdığım iletiyi (Türkçesi varken "mesaj" demesek de olur.) üçe bölüp üç bloga gidebilirdim, ama buna gerek duymuyorum. Bu yorumu yazdıysam elbette senden dolayı; yorum penceresine iki satır eklemesen belki bu kadar yazmazdım :)
SilBen de iyiyim, teşekkür ederim. Karşımızdakinin halini hatrını sormak -tabii içten olduğunda- "empatik merak" olarak tanımlanıyormuş, biliyor muydun?
Dil konusuna özen göstermek şahane. Böyle bir "uyarı"yı bir blogda ilk kez gördüm ve sevindim. Bizim dilimiz. Bizim iletişim aracımız. Bizim kültürümüz. Elbette bir daha geleceğim. Neşeli sevgilerle :)
Mutlu Anlar Koleksiyoncusu, merhaba :) Aldığım her yorum benim için çok kıymetli o nedenle her yoruma ne kadar sevindiğimi elbette tahmin edebilirsin :)
SilEmpatik merak ve hal hatır sormak duymamıştım ilginçmiş yani elbette empatiyi biliyorum ama bunu bilmiyordum. :)
O halde yine bekliyorum, güneşi bol sevgiler :)
Elbette tahmin edebilirim sevgili yazar. Belki de bu yüzden bu paylaşıma yazdığım yorumların sonu gelmiyor :)
YanıtlaSilYine geldim ve cevabına bağlı olarak belki yine gelirim. (Buraya dil çıkaran ve çıkardığı dilin ucunda rengârenk neşeli balonlar asılı duran bir ifade bırakıyorum :)
Mutlu Anlar Koleksiyoncusu seni görmek güzel :) renkli balonlu emoji hayal ettim ne güzeel :) Keşke burada da emoji kullanabiliyor olsaydık ne iyi olurdu duyguları iletme konusunda sahiden de çok iyiler :) Ben de pembe çiçekler ve müzik notaları gönderiyorum buradan öyleyse :)
SilSevgili yazar, hali hazırda bu sözcüklerin bir emoji karşılığı olsaydı muhtemelen üzerine konuşuyor olmayacaktık. Bu nedenle belki böylesi daha iyidir, olamaz mı?
SilPembe çiçeklerini aldım. Peki, gönderdiğin notaların bir düzeni var mı? Bir ezgi... Neşeli sevgilerle :)
Selamlar Mutlu Anlar Koleksiyoncusu,
SilSanırım haklısın :)
Hmm bir düşüneyim az önce dinlediğim şeyi paylaşmama ne dersin? Aklıma başka bir düzen gelmedi çünkü :D
Ben Howard Promise:
https://www.youtube.com/watch?v=CVUOTzoVeZA
hatta şuan çalanı da paylaşayım karar veremedim hepsi çok güzel şarkıların :D
Tonina Saputo Historia de un amor:
https://www.youtube.com/watch?v=aPR6Cn7z-4Q&index=7&t=0s&list=LLEDlaiZ9F2QKuzTrxeWKg1Q
:)
Sevgili yazar, ezgilerini alıp gidiyorum, bir gün başka bir paylaşımın altında belki paylaşmaya devam ederim. Hoşça kal :)
SilMutlu Anlar Koleksiyoncusu
SilBiraz geç cevap verdim ama görüşmek üzere :)
Olsun sevgili yazar. Demek ki böyle olmalıymış ve başka bir gönderinin altında değil de, burada, bildiğimiz yerde konuşacakmışız yeniden. Tekrarlayayım, başka paylaşımların altında görüşmek üzere :)
Silmutlu anlar koleksiyoncusu :)
Silgörüşmek üzere :)
kuşlar, güneş. gün batımı. ne güzel yazmışsın yine. oniki yıl nee :)
YanıtlaSilçook eskidenmişti işte sanırım 8. sınıftaydım öyle değişik düşüncelere daldığım anlardan birisi aklıma geliverdi :D
Silbelki de 7. sınıftı tam bilemeyeceğim bu günlerde hafızam iyi değil :D on iki yıl bir tahmindi yanii :D
Sil