Ruhunun neden parça parça olduğunu bilmiyordu. Şu an için tek düşünebildiği gitmekti. Nereye gittiği ise umurunda değildi. Neden gittiğini hatırlamıyor ve teypte çalan müzikten başka bir şeyi de umursamıyordu.
Üstü başı düzgündü, yanağında tıraş olurken açtığı küçük bir kesik dışında ters görünen tek şey renklerdi. Dünya, arabasına binip sürmeye başladığından beri siyah beyaz ve biraz da parşömen rengiydi, başka hiç renk yoktu.
Yolun ucunda, yaklaşmaktan uzak olan dağların tepelerine yıldırımlar iniyordu. İlerlemeye devam ettikçe gökyüzünü kaplayan bulutlarla buluştu. Bulutların görüntüsü gökyüzünü yeryüzüne yaklaştırmış gibiydi.
Çok geçmeden siyah beyaz bir yağmur kapladı boş havayı. Hiçbir şeyi hatırlamayıp bilmediği gibi birdenbire arabayı durdurup neden yolun ortasında öylece dikildiğini de anlamıyordu. İlkin beyaz gömleğinde ufak lekelere dönüşen damlalar vakit kaybetmeden sırılsıklam olmasına neden oldu.
Yolun ortasında öylece beklerken yüzünden süzülen soğuk yağmur birdenbire bir şeyler anımsattı. Yolunda gitmeyen ve yanlış olan şeyin ne olduğunu hatırladı. Aslında hiç unutmadığını sadece hatırlamak istemediğini anladı. Gitmediğini, kaçtığını fark etti. Gözlerini kapatıp bir an gök gürültüsünü dinledi ve sonra yağmurun renkleri yıkamasını izledi. Peşinden sürüklenen ruhunu parça parça topladı, onlara ihtiyacı vardı yarım bir ruhla yaşayamazdı.
Arabasına binip keskin bir dönüşle geldiği yolu takip etti. Renkler geri gelmiş, ruhunun parçalarını birleştirmişti.Şimdi umursadığı bir tek şey vardı: Eksik ve yarım kalan, yolunda gitmeyen ve yanlış olan ne varsa yüz yüze hesaplaşacaktı...
~Sessizgemi~
"Aslında hiç unutmadığını sadece hatırlamak istemediğini anladı." hıhım.
YanıtlaSilkaçmak çözüm değil di mi? çözüme giden bi'yol bile değil. yüzleşmek. renkleri yerine getirmek. belki de renkler eskisi gibi olmazsa diyedir tüm endişe. sahi, renkler eskisi gibi parlak olabilir mi?
Her şey insanın zihninde başlar ve biter Kuulumsu, renkleri görmek veya görmemek insanın kendi seçimidir. Eğer eskisi gibi parlak olmasını gerçekten isterse bunun olmaması için hiçbir neden yoktur aslında. Hem ona kim engel olabilir ki? Önemli olan insanın kendi zihniyle olan savaşını kazanabilmesidir, bunun için de istekli olması gerekir :)
Sildi mi? çok haklısın sessizgemim. tamam :)
Sil:)
SilBazen renkler mana aleminde kaybolur..
YanıtlaSilKırmızıya bakarsın ama renk sadece siyahtır ve geriye kalan er şey flu..
Bir de yağmur yağarsa renkleri solan hayallerinin üstüne..
Parça olan ruhu toparlamak zor olur..
Ne güzel anlattın öyle, hikayenin özeti gibi oldu :) Teşekkür ederim, yine gel lütfen :)
Siltam da o yağmur iyi gelir, o yağmurda yıkanmak da iyi gelir diyecektim ki...
YanıtlaSildoğru kararı vermiş, darısı diğerlerine...
Yağmur sahiden de insanın düşüncelerini ve hatta ruhunu yıkar, arındırır..
SilHaklısın, darısı diğerlerine..
Teşekkür ederim :)
Hikaye kokusu alıyorum! Yanlış alarm mı?
YanıtlaSilSeri değil ne yazık ki Watson :) Ama söz seri hikaye için çalışmalarımı hızlandırıyorum gerçekten :) Arada bazen böyle tek bölümlük hikayeler yayınlıyorum, bir anda ortaya çıkıyorlar ve gerçekten güzel bulduklarımı yayınlıyorum. Başı ve sonu olmayan sadece bir anı anlatan hikayeler :)
SilDEGISIK BI YAZI OLMUS
YanıtlaSilTeşekkür ederim :)
Silah bak bu yazın bana çok yakın.
YanıtlaSilböle yolculukları yaptım.
amerikada.
boş yolda gidersin saatlarca.
gitmek için.
bir tır kahvesinde durursun.
sona yine gidersin.
saatlarca şehir çıkmaz karşına.
tırlarla kapışırsın.
ya baksana senin işte 2 tarzın var.
bir hayalci fantazi biri de bu dünyevi.
hayatın içinden.
:)
Bomboş bir yolda saatlerce ve hatta günlerce gitmek ama sonra canın isteyince geri dönmek çok güzeldir.. Bir gün böyle uzun bir yolculuğa çıkacağım ve hem gitmek istediğim şehirlere gideceğim hem de bilinmeyen yerler keşfedeceğim :)
SilAslında tarzımın ne olduğunu hiç bilmiyorum öyle estiği gibi yazıyorum ben :D Bazen yazdıklarımın arasındaki uçurumu fark edip şaşırıyorum bile :)
iyi iyi şaş şaş.
YanıtlaSil:)
:)
Silkaçsa bile düşünceleri de onu takip ediyor değil mi? en azından fark etmiş yol yakınken ve dönüyor.
YanıtlaSilben de dönerdim bak, yıldırımdan, şimşekten ödüm kopar benim :)
ne güzel bir öykü bu. dilin ne güzel.
Kaçmak hiçbir zaman çözüm değildir. Kaçtığımız şeyin gölgesi bizi düşüncelerimizde takip eder çünkü. O nedenle yüzleşmek karşı koymak ve cesur olmak gereklidir.
SilŞimşekten falan ben de korkarım, yağmuru çok severim ama yıldırımlı bir gecede hiç uyuyamam :)
Teşekkür ederim, beğendiğine sevindim, mutlu oldum çingum :)
hey, bunu da çok güzel okumuşsun ama :)
YanıtlaSilTeşekkür ederim çingum ^^ Reçinelerden sonra sesim gitti iyice bunu zar zor okudum, hiç içime sinmedi ama dayanamadım daha fazla denemeye :) Sen beğendiysen içim rahat artık (:
Silçok beğendim...sen yakında sürekli okuyucu olacaksın gibi...
YanıtlaSilTeşekkür ederim :) Elimden geldiğince uğraşıyorum :)
SilSeslendirdin!
YanıtlaSilEvet! :)
SilNasıl olmuş?
Güzel! Ama arkada bir klasik müzik fena durmazdı bence :D
SilTeşekkür ederim :) Haklısın ama o kadar uzman değilim ki bu konuda, ses kaydı yapmayı daha yeni öğrendim :)
Silbak seslendirince öyküyü daha da çok sevdim.
YanıtlaSil:)
zaten sevdiğim tarz öykü bu.
:)
mustang ah ah. biliyom at o. yabani at.
:)
tamam hep oku sesin kısılsın.
bak bol bol yumurta iç işte.
:)
çok tatlııııı.
:)
Beğendiğine sevindim çinguum :)
SilMustang çok güzeel :)
Yumurta mı öğğğ.. Denemedim ve de denemeyeceğim :)
:)